Çalışma
hayatı içerisinde hergün biraz daha yer almaya başlayan Kişisel Koruyucu
Donanımlar (KKD), yapılacak işi karşılayacak nitelikte seçilmesi,
kullanıcılarına ergonomik açıdan uyum sağlaması, kullanıcı eğitimlerinin
planlanması, bakım ve kontrollerinin yapılması gibi bir hiyerarşisi olan
detaylı bir çalışma isteyen iş sağlığı ve güvenliği alanında yapılacak olan tüm
çalışmaların sonuç vermediği durumda en son başvurulması gereken bir başlıktır.
Her ne
kadar iş sağlığı ve güvenliği alanında yapılacak olan çalışmaların
hiyerarşisinde en son Kişisel Koruyucu Donanıma başvurulması prensibi yer alsa
da, yazılı- görsel materyallerin tasarımında, kamu spot reklamlarında iş
güvenliğinin önemini vurgulayan çalışmalarda baret, iş ayakkabıları kullanılan
en bilinen Kişisel Koruyucu Donanım olmaktadır.
İş
yerlerinde Kişisel Koruyucu Donanım satın alma süreçlerinin yönetiminde genel
olarak her ne kadar finansal değerlendirmeler belirleyici olsa da, seçim
sürecinde Kişisel Koruyucu Donanımın bulunduğu kategoriye göre AT tip
incelemesi, standartlara uygun üretilmiş olması, CE uygunluğuna sahip olması
gibi birçok başlık değerlendirme süreçlerinde göz önünde bulundurulmalıdır. Kişisel
Koruyucu Donanımın seçiminde akredite laboratuvarlarda testlerinin yapılması ve
EN standartlara uygunluğunun belgelendirilmesi sorgulanmalıdır.
Ülkemizde
Kişisel koruyucu donanımların taşıması gereken nitelikler ve üretim koşulları
“Kişisel Koruyucu Donanımlar Yönetmeliği” ile tanımlanmıştır. Yönetmelik
içerisinde CE işaretinin kullanımı, AT tip incelemesi ve KKD’lerin kategorizasyonu
açıklanmıştır. AT tip incelemesi, ürünün teknik tasarımını incelediği ve bu
tasarımın teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygun olduğunu doğruladığı ve
tasdik ettiği bölümü ifade etmektedir. KKD’ler kullanım şekilleri ve karmaşık
veya basit yapılarına göre kendi içlerinde 4 kategoriye ayrılmıştır;
Kategori
0, KKD yönetmeliği kapsamına girmeyen basit yapılı kişisel koruyucu
donanımlardır. Kategori 1, Tasarımcı tarafından, kullanıcının kendisinin
değerlendirebileceği kabul edilen, tedrici olarak ortaya çıkan ve zamanında
fark edilebilir derecede düşük düzeydeki risklere karşı koruma sağlayan basit
yapıdaki kişisel koruyucu donanımlardır. Kategori 2, Kategori 1 ve kategori
3’ün dışında kalan tüm kişisel koruyucu donanımlardır. Kategori 2’ye dahil olan
kişisel koruyucu donanımların belgelendirilmesi, Kişisel Koruyucu Donanım
Yönetmeliğinin 9 uncu maddesinde belirtildiği şekilde, onaylanmış kuruluş
tarafından model kişisel koruyucu donanım için AT tip inceleme belgesi
düzenlendikten sonra, üretici tarafından AT uygunluk beyanı düzenlenmesi
esasına göre yapılır. Kategori 3, Ani
olarak ortaya çıkan tehlikeler karşında kullanıcının zamanında fark edemeyeceği
düşünülen, hayati tehlike oluşturarak, sağlığı geri dönüşü olmayan veya ciddi
derece zarar verebilecek risklere karşı koruma sağlayan karmaşık yapıdaki
kişisel koruyucu donanımlardır. Bu
kategoriye ait KKD lerin AT tip inceleme
belgesi onaylı kuruluşlar tarafından düzenlenmelidir. Akredite labratuvarlar
tarafından testlerinin yapılarak standartlara uygunluğu belgelendirilmelidir.
Kategori 3 kişisel koruyucu donanımlarının en yaygın kullanılanı yüksekte
çalışma ekipmanlarıdır.
KKDlerin
yanlış seçilmesi durumunda, koruyucu ekipmanların kazalara neden olması
kaçınılmazdır. Örneğin kaynak işinde çalışana kaynak maskesi yerine şeffaf
koruyucu gözlük verilmesi çalışanın zarar görmesine neden olabilir. Yüksekte
yapılan çalışmalarda kullanılan şok emicilerin düşme mesafesinin yeterli olmadığı
yüksekliklerde kullanılıyor olması, emniyet kemerinin kullanılmasına rağmen
ölümle sonuçlanan kazalara neden olabilir. Sadece ekipmanın yanlış seçilmesi
kazaların olmasına neden değildir. Kullanıcının ekipmanı kullanmadan önce göz
kontrolünü yapmaması, KKD kullanım ve bakım eğitimlerinin çalışanlarca alınmış
olmaması, bakımının yapılmamış olması, yapılan çalışmanın doğru
tanımlanmamasına bağlı olarak koruyucunun kapasitesini aşan bir çalışma olması
gibi nedenleri diğer nedenler arasında sıralayabiliriz.
Kişisel
Koruyucu donanımların işyerlerinde kullanılması hakkında yönetmeliğin 6.
Maddesinde tanımlı olan bakım, onarım ve periyodik kontroller işverenlerce
dikkate alınmayan önemli bir başlıktır. Çalışanların kişisel koruyucularını
hangi şartlarda saklamaları, göz kontrollerinin nasıl yapılması gerektiği
düzenlenecek eğitimlerle anlatılmalıdır. Periyodik kontroller yapılmasında
üretici firmaların önerileri doğrultusunda planlamalar yapılmalıdır. Yönetmelik
içerisinde 6. Maddenin 2. bendinde tanımlanan “Kişisel koruyucu donanımlar
talimatlara uygun olarak kullanılır, bakımı ve temizliği yapılır. Talimatlar
çalışanlar tarafından anlaşılır olmak zorundadır.” ifadesinde bakım onarım konusunda yetkili
kurum/kişi yeterince açık ifade edilememiştir. Kişisel koruyucuların
bakımlarının yetkin kişiler tarafından yapılması gereklidir. Eğitimi ve
yetkinliği olmayan kurum/kişilerce Kişisel Koruyucu Donanımların bakımının
yanlış yapılması, aşınmasına, dayanıklılığının azalmasına ve koruyucu
kapasitesinin azalmasına neden olabilir.
Kişisel
Koruyucu Donanımın bilinçli ve bilgili kişilerce kontrolünün yapılması doğru
olandır. Şöyle ki; kullanılan donanımın herhangi bir hasarının olmaması o
ekipmanın sağlam olduğu anlamına gelmez. Yani bazen gözle görünen bir şeyin
olmaması, gözle görünmeyen diğer hususları ele almamız gerektiği gerçeğini
ortadan kaldırmamalıdır. Bir örnekle ifade etmek gerekirse, baret kontrolünü
düşünecek olursak; hasar almamış, gayet temiz kullanılmış bir ekipman var
sayalım hatta hiç kullanılmamışta olabilir. Kontrolü sağlarken + bir soru daha
ilave etmemiz gerekmektedir; Bu donanımın raf ömrü ne kadardır? EN 397
standarda sahip baretlerin raf ömürleri plastik hammaddelerine göre 3 ila 5 yıl
arasında değişmektedir. Fakat baret içliğinin ise raf ömrüne baktığımızda 1
yıla kadar düştüğünü görüyoruz. Yani söylemek istediğim şu ki; bir ekipmanın
kontrolünü yapmak demek sadece hasar aramak demek değildir. Aynı zamanda
ekipmanı bir bütün olarak değerlendirmekten ziyade, tüm aparatlarını her bir
parçasını ayrı ayrı incelemek doğru kontrolü sağlamak adına ciddi önem arz
etmektedir. En ince ayrıntısına kadar bakmak gerekir. Bu nedenle kontrolü yapan
kişilerin yetkin ve bu ekipmanları kullanan kişilerinde, yetkin kişiler tarafından
gerekli bilinçlendirme ve bilgilendirme eğitimlerine tabi tutulmaları esastır.
Doğru
bilinen en yaygın yanlışlardan bir diğeri de Kişisel Koruyucu Donanımların
tehlikeyi yok etmesidir. Kişisel Koruyucu Donanımlar tehlikeyi yok etmek için
tasarlanmazlar. Kişisel Koruyucu Donanımlar potansiyel tehlikelerin ortadan
kaldırılması konusunda yapılan tüm çalışmaların sonucunda, tehlikenin yok
edilememesi durumunda başvurulan, tehlikenin şiddetini azaltmaya yardımcı olan
ekipmanlardır. Her ne kadar konu iş güvenliğine geldiğinde baretten, maskeden
ve iş ayakkabısından bahsediyor olsak da, aslında başarı işyerinde çalışanlara
kişisel koruyucu donanım kullanmaya gerek duyulmadığı işyerlerinin
tasarlanmasıdır.